Modern tıbbın birçok hastalığın tedavisinde etkin yöntemler sunmasına rağmen, özellikle kanser gibi karmaşık hastalıkların tedavisinde tam başarı sağlanamamaktadır. Bu bağlamda, bazı ilaçların ana maddesi olan ısırgan kürü, farmakoloji biliminin dikkatini çekmiştir. İlaç üretiminde en çok dikkat edilen konulardan biri, olası yan etkilerin gözlemlenmesidir. Deneklere verilen düşük dozların etkileri incelenir ve yan etkiler faydalarından daha fazla ise ilaç üretiminden vazgeçilir. Bu noktada, sağlıklı yaşam kürleri, yaşam kalitesini artırmakta önemli bir rol oynamaktadır. Bu kürlerin başında ısırgan kürü gelir.

Isırgan otu, antik çağlarda büyük bir saygınlığa sahipti. Ünlü Alman ressam Albrecht Dürer (1471-1528), elinde ısırgan otu olan ve cennete giden bir melek resmi çizmiştir. İsveçli bilim adamı Herbalist Abbe Kuenzle, bir konuşmasında; "Eğer ısırganların böceklere karşı bir silahı olmasaydı, böcekler çoktan ısırganı yiyerek yok etmişlerdi" demiştir.

Isırgan otunun yaprakları, sapı, çiçekleri ve kökleri tıbbi değere sahiptir. Isırgan otunun etken maddeleri arasında histamin, asetilkolin, serotonin, flavonol glikozitler, sitosterol, lektin, kumarin, hidroksisitosterol, skopoletin, taninler ve lignanlar bulunur.

Isırgan kürü, çeşitli hastalıkların tedavisinde farklı tariflerle hazırlanır. İşte bazı hastalıklara yönelik ısırgan kürü tarifleri:

Romatizmal ağrılarınız varsa; çok az suda 5 dakika haşlayarak ısırganın lapası yapılır. Hazırlanmış olan ısırgan lapası çok sıcak olmamak kaydıyla tülbent ile sarılarak romatizma ağrısının bulunduğu bölgenin üzerine konularak on-on beş dakika bekletilir. Haftada en az üç defa bu işleme devam edilir.

Isırgan otunun kuru veya taze olarak kullanımı fark etmez. Bir tutam ısırgan otu, bir litre kaynamakta olan suda hafif ateşte 4 dakika haşlanır. Soğuduktan sonra saçlar bu su ile yıkanır ve yarım saat boyunca tam kurutmadan beklenir. Daha sonra temiz su ile yıkanır. Bu uygulama ile saçlarda canlılık ve parlaklık elde edilir.

Kurutulmuş ısırgan otu, bir su bardağı suda beş dakika kaynatılarak lapası yapılır. Ilıdıktan sonra tülbente sarılarak on-on beş dakika kuyruk sokumu üzerinde bekletilir. Bu işlem haftada üç defa yapılırsa fayda görülecektir.

Kaynamakta olan yarım litre su içerisine bir tutam ısırgan (yaklaşık 4-5 gr) ve bir tutam (4-5 gr) ebegümeci atılır. Hafif ateşte ağzı kapatarak 4 dakika haşlanır. Ilıdıktan sonra bitkiler süzülerek ayrılır. Aç karna sabah ve akşam bir çay bardağı içilir. Aç karna içildikten 20 dakika sonra yemek yenmeye başlanmalıdır. Önleyici ısırgan kürü olarak haftada 3-4 gün uygulanır ve bir ay devam edilir. Bu detoks işlemi yılda iki kez tekrarlanarak uygulanır. Kanserli hastalarda ise üç ay boyunca her gün hiç ara vermeden günde bir su bardağı içilerek uygulanır. Üç ay devam ettikten sonra 15 gün ara verilir ve 3 ay boyunca bir gün içilmeyip bir gün içilerek devam edilir.